Radyo DJ'i olarak girdi hayatımıza... Oyunculuk, televizyonculuk derken moderatörlüğünü üstlendiği bayii toplantılarına mizahıyla renk kattı. Şimdilerde Pascal Nouma ile yaptıkları 'Aragaz' isimli radyo programında ağır erkek muhabbetleri çevirip kadınlar hakkında inanılmaz bilgiler paylaşıyorlar. Özellikle telefon bağlantıları çok meşhur; Almanya Başbakanı Angela Merkel'in bile yayına bağlanmışlığı var(!)
Çöpdemir'in zekası, Nouma'nın fırlamalıklarıyla birleşince, artık programı siz düşünün. Radyo programındaki dikkat çekici detayların hepsini not alarak Karaköy'de Kadir Çöpdemir'le buluşmaya gittim. Sonuçta; kahkalarımızdan kalan sohbeti ayıklamak gerçekten çok zor oldu ama kadın-erkek ilişkileri ve radyo programı hakkında şahane bir sohbet gerçekleştirdik. Çöpdemir; ciddi bir hayran kitlesi olan 'Aragaz' programında Pascal ile partner olmalarını şöyle anlatıyor: "Partnerli iş yapmak çok zor ama biz birbirimizi çok iyi tamamlıyoruz. En önemlisi; ikimizde de ego yarışı, ego savaşı gibi şeyler yok. Beraber çok eğleniyoruz."

'ZUHAL, ZEKİ VE KOMPLEKSSİZ'
Çöpdemir, programın 'zeki, çevik ve ahlaksız' şeklindeki sloganının çıkış noktasını şöyle açıklıyor: "Her yerde, her şey söylenmez ama bizim programda içimizden geldiği gibi konuşuyoruz. Önemli bir durum olursa, biple hallediyoruz. Mizah, zeka işi; biz bunu beceriyoruz gibi geliyor. Çeviklik konusuna gelecek olursak; kıvrak zekaya bağlıyorum bunu. Ahlaksızlık ise kimseyi rencide edecek türden değil. Kutsallarımız var; Allah, vatan ve anne... Onlar dışında her şeyin mizahını yapabiliriz. Bu tarafımızla da diğer programlardan ayrılıyoruz. Topluma olumsuz mesaj vermiyoruz, eğlenceli bir şeyler yapmaya çalışıyoruz."
"Bu programa bir de kadın bakış açısı lazım" derken, 'Aragaz'da Zuhal Topal'la yaptıkları programları hatırlatıyorum. Çöpdemir, "Zuhal bize çok uymuştu; Türkiye'de de bize uyabilecek yegane kadın Zuhal'dir" diyor. "Zuhal çok zeki, hiç kompleksi yok, hem de mizah duygusu kuvvetli bir kadın. Bu arada Zuhal bir istisna; kadınların mizah duygusu erkeklerinki kadar kuvvetli değil" diye ekliyor. İşte bu noktada tartışmamız başlıyor. Asla kabul etmiyorum bu durumu ve "Neden kadınların mizahı kuvvetli olmasın? Belki de kadınlar rahatlıkla bel altı esprilerle sahneye çıkamıyor, çıkarlarsa eleştirilirler, tepki çekerler, ondandır" diyorum. Tartışma; Çöpdemir'in "Kadınlar gülmeyi seviyor, güldürmeyi değil" açıklamasıyla devam ediyor. "Katılmıyorum" diye tekrar ediyorum. Çöpdemir, "Dünyaca ünlü kadın mizahçı kim var?" diye soruyor. Tam Ellen De-Generes diyecekken, o saymıyor Ellen'ı. "Zuhal Topal gibi birileri var mı?" diye tekrarlıyor; "O da istisna" diyor. Konu bir sonuca bağlanmadan kapanırken, Çöpdemir "Dünyadaki en büyük radyocular da erkektir" diye ekleyiveriyor. "Mel Gibson'ın 'Kadınlar Ne İster?' filmini izlediniz mi?" dediğimde, ikinci tartışmamız başlıyor: "Kadınlar her şeyi ister. Kadının hakkıdır, verin varınızı yoğunuzu... Kadınlar, erkeklerden daha zeki varlıklar. Kadın kafasını kullanırsa, erkeği avucunda mercimek tanesi gibi çevirir. Kadın isterse her şeyi yapar."

Pascal'ın çapkınlıkta kirli bir şöhreti var

"Bizde eşi kadın seçer. Kadının bizi seçmesi için yapmayacağımız şey yok ama kadın bizim olunca da 180 derece dönebiliyoruz" diyen Kadir Çöpdemir, oyuncu Saruhan Hünel'in, Pascal Nouma ile röportaj yapan gazeteci sevgilisi Edda Sönmez'i dövmesi olayıyla ilgili ise şöyle diyor: "Kızlarımız adamları önce güzelce test etsin. Tokadı affetmesinler, şiddet yanlısı adamlardan kaçarak uzaklaşsınlar. Bir kadına asla vurmadım; günah ve yasaktır. Pascal'ın kirli bir ünü var çapkınlık konusunda ama ne olursa olsun, bu olay saçmalık. Pascal ile aralarında gizlemeleri gereken bir durum olsa kalkıp neden Instagram'a fotoğraf koysunlar?"

Kazık yiyenler sakin olsun

"Aldatmanın genetik olduğunu kanıtladılar. Ben bilime inanırım; bilim 'Aldatacaksın' diyorsa aldatırım. Tamam evli değilim ama bilim 'Aldat' diyor. (Gülüyor) Şaka bir yana, yaşattığın her şeyin adisyonu var bu hayatta. Sen bana yanlış mı yaptın, bugün karşılık veremem belki ama gün gelir bunun karşılığını alırsın. Dolayısıyla aldatılanlar, kazık yiyenler sakin olsunlar ve Allah'a havale etsinler."

Devir güzellik veya yakışıklılık devri değil

Kadir Çöpdemir, günümüzün çabuk tüketilen ilişkileriyle ilgili şöyle diyor: "Çabuk bitsin, ne var! Kadınlar kendine baksın, her şey erkeklerden mi kaynaklanıyor canım? Günümüz kadının kaşı gözü oynuyor. Birisi çok düzgün, çok eğitimli ama renk sayısı az ve biraz daha grilerde. Diğerinin ise gözü kaşı oynuyor, sen böyle disko topuna bakakalan kedi gibi kalıyorsun. Renkli olmak bir değer katıyor ona. Devir; güzellik, yakışıklılık devri değil. Kadın ve erkeklerde; nasıl renkli, nasıl fırlama, çevresini nasıl gözlemliyor, hayata dair ne biriktirmiş diye bakılıyor."